Orta Asya benim için hep ayrıcalıklı olmuştur. Bıyıkları henüz yeni terlemiş 17 yaşında bir delikanlıydım Taşkent havaalanına ilk ayak bastığımda. Tarih Ekim 1997. Modern Atatürk havaalanından sonra büyük şok yaşadım Taşkent’e inince. Oldukça geri kalmış bir yapı, gelenlere – ülkelerine misafir olarak giriş yapmış olan bizlere ve diğer yolculara rüşvet almak için sürekli sorun çıkartan polis karşımıza dikildi. Afedersiniz tuvalet için gittiğimiz yerde yan yana birkaç delik vardı sadece.
İşlemler sonrası eski bir otobüse bindik. Bizim 302 otobüsler onun yanında mersedes. Bir koltuğa oturdum yaslanmamla koltuğun geriye yatması bir oldu. Allahtan başka bir koltuk bulabildim ve 4-5 saat sonra Türkistan daydık. Türkistan daki olumsuzlukları sıralamayacağım. Zaten bahsetmek istediğim konu bu değil.
Peki soracaksınız ne işin vardı senin o yaşta oralarda? Haklısınız. Bunu Orta Asya Türk Cumhuriyetlerinde de çok duydum. İdeallerim vardı, ülkülerim vardı. Kimine göre çocuksu, belki deli dumrulca, kimine göreyse oldukça ulvi. Birde 28 Şubat soğuğu biz İmam Hatiplilerin iyice önünü kesmişti katsayı muhabbetiyle. Tam Türk filmi gibi değil mi? Öz yurdun da garipsin özge yurtta garipsin. Teşbihte hata olmasın eskiler “Merkepler tepişince, arada yavru ezilir ” der. Umarım ifade edebilmişimdir meramımı.
Orta Asya Türk Cumhuriyetlerinin birçoğunu gezdim bu dönemde. Sadece Türkmenistan’a gitmek kısmet olmadı. Türkmenistan da ki son dönemde yaşanan Türkiye aleyhi rüzgâr bu kısmeti biraz daha uzatacak gibi. Türkiye Cumhuriyeti 16 Aralık 1991 tarihinde Türkmenistan’ın bağımsızlığını tanıyan ilk ülke oldu. Rahmetli Niyazov bütün diktatörlüğüne rağmen tutarlı bir politika sergiliyordu. Aralık 2006’da Gurbangulu Berdimuhammedov’un başa geçmesi Türkiye – Türkmenistan ilişkilerinde farklı bir tablo oluşturmaya başladı.
Türkmenistan Türkiye ilişkileri ele alındığında diğer Türk Cumhuriyetlerinde olduğu gibi ilk önce kardeşliğe vurgu yapılır sonra ortak kültürel değerler ele alınır. Bizim yazımızda değindiğimiz gibi 1991 de bağımsızlığı ilk tanıyan ülkenin Türkiye olduğu vurgulanır ve konu toparlanarak bitirilir. Oysaki birçok sorun vardır sümenaltı edilen, dile getirilmeyen. Sorunlar hep akla gelir, göz ardı edilir. Vatandaş hakkını ara-ya-maz. Devletse vatandaşına sahip çıkmaz.
Ben Türkmenistan ile Türkiye arasındaki sorunlardan birkaçını sıralamak istiyorum bu yazımda;
Türkmenistan Türklere vize vermiyor
Türkmen kardeşlerimiz ülkemize geldiklerinde sorgusuz sualsiz giriş yapabiliyorlar. Herkes onları kardeş biliyor ve ona göre muamele görüyorlar. Taki kanunsuz bir olaya karışana kadar bizim vatandaşlarımız gibi ülkemizde bulunabiliyorlar. Oysa Türkmenistan’a gitmek isteyen Türkler Türkmenistan da mingrase (göçmen bürosu) üzerinden davetiye almak zorundalar. Davetiye almak için gidenler el altından ortalama 2000$ rüşvet ödemek zorundalar. Türkmenistan da 3 aylık vize ücreti 151 Amerikan Doları iken 12 aylık vize ücreti 511 Amerikan Dolarıdır. Oysa Türkmen şöförler ülkemize 10 $ ödeyerek girebilmekte.
Türkmenistan Türk Girişimci Şirketlerin Önüne Binbir engel çıkartmakta
Resmi olmayan rakamlara göre Türkmenistan’da kayıtlı 400’ün üzerinde Türk firması olduğu, ancak bunların sadece 30 kadarının aktif olduğu belirtilmekte. Fakat Türkmen piyasasına girmek isteyen yeni Türk firmaları zorluklarla karşılaşmaktalar.
Türk İnşaat Firmaları İkinci Libya Vakasını Türkmenistan da yaşıyorlar
Türkmenistan”da çeşitli nedenlerle mağdur olan şirketlerin zararı 1 Milyar dolar civarında. Sudan bahanelerle mağdur edilen firmalarımız hakkını arayacak merci bulamıyor. Türkmenistan da hapse atılıyorlar.
Türkiye Out Rusya In mi?
Son dönemde Türkmenistan Rusyanın safına kaymaya başladı. Die verilerine göre 2010 öncesi Türkmenistan’ın başlıca İhracat Yaptığı Ülkeler içerisinde Rusya Federasyonu (%6),Türkiye (%5)Başlıca İthalat Yaptığı Ülkeler içerisinde Türkiye (%17),Rusya Federasyonu (%11) olarak gerçekleşti. Fakat geçtiğimiz yıl Rusya ve Türkmenistan arasındaki ticaret hacminin yüzde 33 oranında artığını görmekteyiz.
Ülkeler arası ilişkileri etki eden en önemli olayın ekonomik ilişkiler olduğunu kabul edersek devlet ricalimizin yukarıdaki tabloya müdahale etmesini hararetle bekliyoruz.